SAYGI VE EMPATİ

Saygı, değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye ya da bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya neden olan duygu, hürmet ve ihtiramı ifade eder. Ya da başkalarını rahatsız etmekten çekinme duygusu olarak da tanımlanır. Saygı bir kimsenin düşüncelerine, sözlerine ve davranışlarına, toplum içindeki itibarına ve inanılırlığına karşı duyulan olumlu bir histir.  Etkileşim içinde…

SABIR

Sabır, acıya katlanma, sıkıntı ve meşakkatlere karşı soğukkanlılıkla mukavemet etme, dinin ve aklın gösterdiği yolda sebat etme gibi manalara gelir. Kur’an-ı Kerim’de yetmişten fazla ayette zikredilmektedir. Cenab-ı Hak ayet-i kerimelerde şöyle buyuruyor: “Allah sabredenlerle beraberdir.”  “Asra and olsun ki; insanlar hüsran içindedir. Ancak iman edip salih amel işleyenler, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna.”…

ÖZGÜRLÜK                                                     

Özgürlük, herhangi bir koşulla sınırlanmaya ya da zorlamaya bağlı olmaksızın düşünmek ve davranmaktır. İnsanın her türlü dış etkiden bağımsız olarak kendi isteğine ve kendi düşüncesine göre karar vermesi durumudur. Bediüzzaman, “Ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam.” diyerek, özgürlüğün insan için ne derece vazgeçilmez olduğunu ortaya koymuştur. Bugüne kadar tanım yapılırken özgürlük adına, “İnsanın başkalarına ve çevresine zarar…

İHLAS, SAMİMİYET

İhlas; kelime olarak, samimiyet yani içten olmak demektir. İhlas, terim olarak ise; yapılan amel ve ibadetlerde sadece Allah’ın rızasını gözetmek anlamına gelir. İhlasla bir dirhem, az bir amel, ihlassız batmanlarla, tonlarla amellere tercih edilir. Yani ihlasla yaptığınız çok küçük bir amel, ihlassız veya gönülsüz yaptığınız tonlarca büyük amellerden daha üstündür. Meselâ, 00000000000001 sayısında 1’den önce koyulan sıfırlar…

İFFET, HAYÂ   

İffet, sözlükte “haramdan uzak durmak, helal ve güzel olmayan söz ve davranışlardan sakınmak, edeb, hayâ, izzet ve haysiyet.” anlamına gelir. Ahlakî bir terim olarak ise kişiyi bedenî ve maddi hazlara aşırı düşkünlükten koruyan erdem demektir. İffet, insanın eliyle, diliyle harama yönelmekten sakınmasıdır. İffet, fitneden sakındıran, günah işlemekten alıkoyan erdemli bir davranıştır. Ruhun temizliği, günahtan ve…

HOŞGÖRÜ, MÜSAMAHA

Hoşgörü veya diğer ismiyle müsâmaha; affetmek, kusurları örtmek, anlayışlı ve yumuşak davranmak, barış içinde yaşamak, şefkat ve merhamet etmek gibi anlamları içerir. Hoşgörü, toplumsal hayatımız için olmazsa olmaz ahlakî değerlerden birisidir. Hz. Peygamber (A.S.M)’e hitâben bir ayet-i kerimede şöyle buyrulmaktadır: “Eğer sen kaba, katı yürekli olsaydın şüphesiz etrafından dağılıp gitmişlerdi.” Müslümanları yüzlerce yıl farklı kültürlerle…

HELALLEŞME 

Helalleşmek, kişilerin birbirleri ile veya topluluğun bir kişiyle aralarındaki çeşitli münasebetler, alışverişler neticesinde meydana gelen sonuçlardan razı olması, birbirlerini kusurlarından dolayı razı etmeleridir. Helalleşme, olgun ve tevâzu sahibi bir insanın yapması gereken ahlakî bir davranış biçimidir. Bir bireyin ne şekilde olursa olsun kendisine ait olmayan bir şeyi haksız yoldan elde etmeye kalkışması kul hakkına tecavüzdür.…

GAYE

Gaye yani maksat, hedef, kelime, varılmak istenilen netice, maksat ve sonuç gibi manalara gelir. Her akıl sahibi bilir ki kalem kendi için yazmadığı, göz kendi yolunu görmediği, ağaç kendisine meyve hazırlamadığı, ayak kendi işine koşmadığı gibi, bu insan da kendi için olamaz. O da bir gaye için yaratılmıştır ve bir yere yolcudur. Kısaca her şeyin…

FEDAKÂRLIK   

Fedakârlık, bir amaç veya gerçekleştirilmesi istenen herhangi bir şey için, kendi çıkarlarından ve isteklerinden vazgeçmek anlamına gelir. Toplumun refahı ve huzuru için nefsî arzularından vazgeçmek fedakârlığın en tepe noktalarındandır. “Ben ölsem şehidim, öldürsem gaziyim” anlayışıyla bu toprakları emanet eden ecdadın varislerini, nefis ve şeytan, birbirine düşürdüğü vakit, “Biz, değil böyle küçük haklarımızı, belki hayatımızı ve haysiyetimizi ve…

EMANET ve GÜVEN  

Emanet, Arapça kökenli bir kelime olup “güvenmek, korku ve endişeden emin olmak” mânasındaki “emn” masdarından türemiş bir kavramdır. Birine geçici olarak bırakılan ve teslim alınan, kişice korunması gereken eşya, kimse vb. şeylerdir. Bir kimse ile birine gönderilen şey, eşyanın ücret karşılığı geçici bir süre bırakıldığı yer olarak da günlük hayatta kullanılır. Emanet kavramının en önemli kulanım biçimlerinden…